Kadınlar Kadınlara Sesleniyor!

KESK’li Kadınlar 20 Şubat’ta Diyarbakır’da “Barışı savunuyor! Direnişi büyütüyor! Hakikatleri konuşuyor, sözümüzü birleştiriyoruz!” şiarıyla ”Kadınlar Kadınlara Sesleniyor” forumunda buluştu. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi önünde düzenlenen forumda “Yaşasın kadın dayanışması”, “Kadınlar kadınlara sesleniyor” pankartları açıldı. Birçok ilden üyelerimiz ile Diyarbakır kadın örgütlerinin katıldığı forumda savaş politikalarının kadınlar üzerindeki etkisi, tahribatı ve savaşın hakikatleri tartışıldı. Foruma katılamayan birçok üyemiz de internet üzerinden bağlanarak desteklerini sundu.

Aylardır yürütülen savaşta herkesin güçsüz umutsuz bırakılmak istendiğini ve bu savaşın hakikatleri yok etmeye çalıştığını söyleyen Konfederasyonumuz Kadın Sekreteri Gülistan Atasoy da forumda bir konuşma yaptı. Konuşma metni aşağıdadır.

Bunca katliamın, ölümün ve acının ortasında direnişin güzelliğiyle bir arada olmanın yarattığı umutla hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum.

Aylardır yürütülen kirli  savaşın karanlığında  bizleri güçsüz ve umutsuz bırakmak isteyenlere inat , bugün  kadın dayanışmasını, halkların eşitlik ve kardeşlik kavgasını  ve emekçilerin sınıf birlikteliğinin  Amed’den daha güçlü haykırmak için buradayız!

Sözümüzü birlikte söylemek, Sesimizi daha fazla  duyurmak ve savaşın kaybettirmeye çalıştığı hakikati birbirimizden dinleyerek  , gerçek bir barışı örgütleyebilmek için buradayız!

Ankara’dan Suruç’a, Gezi’den Gazi’ye, Silopi, Cizre,  idil ve Sur’dan Cerattepe’ye kurulan  direniş köprüsünün bir ayağını da kadın dayanışmasıyla örmek için buradayız.

Bizler herkesin kendi diliyle, kendi kimliğiyle  var olduğu,farklılığı zenginlik olarak gören bir örgütsel geleneğin  parçasıyız.KESK olarak , yıllardır bir arada yürüttüğümüz emek ve demokrasi mücadelesini, kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesinden ayrık görmeyen bir anlayışla hareket ediyoruz.Özgür toplumun ancak ve ancak kadınların özgür olması şartıyla inşa edilebileceğini çok iyi biliyoruz. Bu nedenle savaşını bizim bedenlerimiz üzerinden yürüten egemenlere karşı, barışın tarafındayız. Ölü çıplak bedenlerimizi teşhir ederek zafer  kazandığını düşünen zavallılara karşı  direnen kadınlardan aldığımız güçle  mücadelemize devam ediyoruz.

Bugüne kadar 7 ilin 20 ilçesinde  onlarca mahallede  57  kez ilan edilen sokağa çıkma yasakları,   400 günü geride bırakmış durumda. Şu an  Cizre ,Silopi,İdil ve Sur’da  sokağa çıkma yasakları ve ablukalar  devam ediyor. AKP hükümetinin yürüttüğü özel savaş konsepti bugüne kadar 87 si çocuk, 80 i kadın toplamda  494  sivilin yaşamını yitirmesine neden oldu. Üstelik bunlar sadece kimliği belli olanlar. Sadece Cizre’de 158 kişi sığındıkları vahşet bodrumunda  devlet güçleri tarafından diri diri yakılarak katledildi. Yanı başımızda 80 gündür süren ablukada onlarca insan katledildi ve yüzlerce insanı daha katletmek için kirli hesaplar yapılıyor.Sur’da  Cizre’de yaşanan katliama benzer yeni bir vahşete izin vermemeliyiz.

Artık bir kişi daha eksilmek istemiyoruz.Bunun için direnişi ve dayanışmayı büyütmek gerektiği ortadadır.Ablukalarda topuyla tankıyla vahşeti örenler , batıda yargısız infazlarla, kadın katliamlarıyla şiddeti kat be kat arttırıyorlar.Savaş nedeniyle her gün erkekler tarafından katledilen kadınlar görünmez kılınırken,diğer taraftan savaşı fırsat olarak değerlendirip kadın emeğini güvencesizleştirmek ve kadınları güvencesiz, geleceksiz bırakmanın hesaplarını yapıyorlar.Tüm bu hesapları boşa çıkarmak ve artık bir kişi daha eksilmemek için sesimizin daha fazla çıkması gerekiyor.Cizre’de son güne kadar direnirken insanlığa ses ver çağrısı yapan yüzlerce insanın  çığlığına yetişemedik. Cizre’nin sesini duyuramadık. Sur’dan yükselen sesi duyurmak, Sur’a ses vermek, yeni canları yitirmemek  ve geç kalmamak için bugün daha kararlı ve daha ısrarlı olmamız gerekiyor.

Yıllardır egemenlerin halklar üzerinde uyguladığı  imha,inkar ve kirli  asimilasyon politikalarına karşı, aynı zamanda bin yıllardır  yaşamlarımız  üzerinde kurulan erkek egemen ablukaya karşı kadın dayanışmasını, kadın direnişini ve kadın örgütlülüğünü büyütmekten başka çaremiz yok. Kadınlar özgür olursa dünya yerinden oynar,  kadınlar ses olursa şiddet susar, kadınlar  direnirse halklar kazanır. Cerattepe’den Sur’a  kurulan direniş yolu  kadınların  özgürlüğüyle yürüyüşüyle  özgür bir yaşama akacaktır!

YAŞASIN KADIN DAYANIŞMASI

JİN JİYAN AZADİ

Temel CMYK

Yorum yaz

Yazacağınız yorumlar kontrol edildikten sonra onaylanmaktadır.