ZABITA HAFTASI KUTLU OLSUN

ZABITA HAFTASI KUTLU OLSUN

Zabıta çalışanları belediyelerin gerçek emekçileridir. Onlar, özverili çalışmalarına rağmen, gerek ekonomik ve sosyal hakları bakımından, gerekse de özlük hakları bakımından birçok sorun yaşamaktadır.

Zabıta çalışanları diğer kamu çalışanlarından farklı olarak uzun süreli olarak, gece gündüz demeden görev yapmakta, buna karşılık gerçek emeklerinin çok altında maaş almaktadırlar. Kendilerine verilen görevleri yerine getirmek amacıyla zorluklara göğüs germekte ve özveriyle çalışmaktadırlar.

Bir anlamda kamu düzeninin sağlanması görevini yerine getiren Zabıta çalışanları, bu görevleri sırasında oldukça sık şekilde saldırıya uğramaktadırlar. Kimi zaman yaralanmakta, kimi zaman ölümle sonuçlanan saldırılara maruz kalmaktadırlar. Ayrıca, asli görevleri arasında yer almayan birçok işi yapmaları istenmektedir.

Kent yaşamında başımıza istemediğimiz bir olay geldiğinde ilk aradığımız kişiler olan zabıtalar kendilerine verilen görev gereği sokaktaki dilencilere ve ya seyyar satıcılara müdahale etmek zorunda kaldığında maalesef ki vicdansız ve kötü kimseler olarak adlandırılıyor. Oysa ne ülkemizin yaşadığı ne işsizliğin ne dilencilerin veya seyyar satıcıların sokaklara çıkmasının sorumlusu zabıtalar değildir. Bunların sorumlusu, bunca yıldır uyguladığı ekonomik siyasi programlarla insanlarımızı işsizliğe, açlığa ve yoksulluğa terk eden siyasi iktidardır.

Kentin düzenini oluşturan imardan çevre sağlığına, sağlıktan kentin esenliğinden ekonomik yapıdan kolluk gücüne varan kadar 60’ın üzerinde kanun ve yönetmelikle üzerlerine birçok görev yüklenen zabıtalar, 1930’lu yıllardan bu güne ne bir iş yapma teçhizatı, ne günün koşullarına göre eğitim düzeyi, ne de denetlenebilirlik ve bağımsız hareket edebilme açısından çağdaş gelişmeye uygun hale getirilmemiştir. Bu haliyle zabıtalık maalesef ki kısır bir çember içine hapsedilmiştir.

Zabıtaların yaşadıkları bu sorunlar hem belediye yönetimleri, hem de merkezi hükümetler tarafından görmezlikten gelinerek yıllardan beri birikmiş ve kangrenleşmiştir. Her düzeydeki yetkililer sorunların tespit edilmesinden ve çözümü için tartışılmasından bile çekinmişlerdir. Sorunların bir kısmı yasa ve yönetmeliklerden kaynaklanırken, bir bölümü de her yerelin kendi özgül koşullarından ve belediyelerin özel uygulamalarından kaynaklanmaktadır.

Zabıta haftası nedeniyle, zabıtalar yine seslerini duyurmaya çalışıyor. Sendikamız da zabıta olarak görev yapanların sorunlarını, işkolundaki öncelikli sorunlar arasında ele alıyor ve her zeminde gündem yapıyor. Ancak maalesef sorunlara henüz çözüm bulunabilmiş değil.

Sendikamızın temel taleplerinden birisi halen 10 hizmet sınıfı olarak yapılan 657’deki sınıflandırmaya 11. Hizmet Sınıfı olarak “Zabıta Hizmetleri Sınıfı” oluşturulmasıdır. Bunun yanında fazla mesai sorunu zabıta arkadaşlarımızın yaşadığı önemli sorunlardan biridir. Yaptıkları işin gereği olarak sağlık ve hayat riski taşımaları onlara ek bir ödeme yapmayı gerekli kılmaktadır. Ağır yıpranmaya neden olan işler arasında sayılması gereken zabıtaların da fiili hizmet zammından yararlanmaları gerekiyor.

Bu ve benzeri taleplerimizin gerçekleştirilmesi için çabamız ve mücadelemiz devam edecektir.

Zabıta olarak görev yapan kamu emekçilerinin haftasını kutluyoruz.

 

MERKEZ YÖNETİM KURULU

Yorum yaz

Yazacağınız yorumlar kontrol edildikten sonra onaylanmaktadır.