TÜM BEL-SEN ANTALYA’DA ÖZGECAN İÇİN BEŞ NOKTADA EYLEMDEYDİ

Tarsus’tan Mersin’deki evine dönerken, bir baba, oğlu ve bir adam tarafından kaçırılıp, tecavüze uğradıktan sonra, öldürülüp yakılarak vahşice katledilen 20 yaşındaki Özgecan için TÜM BEL-SEN Antalya’da 5 noktada eylem gerçekleştirdi. Muratpaşa, Büyükşehir, Döşemealtı, Manavgat ve Şubemize bağlı Burdur’da eylemdeydi. Eyleme çok sayıda belediye emekçisi katılarak destek verdi. Muratpaşa Belediyesi önünde gerçekleşen eyleme üyelerimizin yanı sıra, Belediye Başkanı Ümit UYSAL ve başkan yardımcıları da destek verdi

Yapılan basın açıklamasında;
Özgecan henüz 20 yaşında, üniversite öğrencisi gencecik bir insandı. Tarsus’tan Mersin’deki evine dönerken, bir baba, oğlu ve bir adam tarafından kaçırılıp, tecavüze uğradı ve öldürüldükten sonra cesedi yakıldı. Özgecan’ın başına gelenler ülkemizde  kadına yönelik şiddetin korkunç boyutlarını bir kez daha gözler önüne seriyor.

Özgecan ilk değildi. Amerika’da da oluyor, başı açık gezmeseydi, mini etek giymeseydi gibi açıklamalar da gösteriyor ki maalesef son da olmayacak.

Özgecan’ın yaşadığı şiddetin ve vahşice katlinin sorumlusu, ülkede kadına yönelik şiddet bu denli yaygınken, şiddeti azaltmaya ve kadınları her halleriyle kabul eden bir toplumsal yapıya zemin oluşturmaya yönelik politikalara kafa yormak yerine, kadına yönelik şiddet davalarında erkekten yana tavır alan, tacizde tecavüzde kadının rızası olup olmadığını sorgulamayı adaletten sayan, kadınların erkeklerce katledilmesine ve kadına yönelik şiddete karşı  yükselen sese kulak tıkayan, en yetkili makamlardan eşitsizlik fıtrattandır diye bağıran, “kadın”lığa hiçbir alanda tahammülü olmayan siyasal iktidarın erkek aklıdır.

Kadınların her gün 3’er 5’şer katledilmesine, kadın cinayetlerine ve kadına yönelik şiddete göz yuman akla tahammülümüz yok!
Katiller yakalandı diyorlar PEKİ ÖYLE Mİ?

KATİLLERİ TANIYORUZ!
Başta Diyanet İşleri. Sürekli fetva verip duruyor: “El ele tutuşmayın, tek başınıza sokağa çıkmayın, örtünün!” Diyanet İşleri’ne göre, “el ele tutuşanlar, tek başına seyahat eden kadın ve genç kızlar, örtüsüz sokağa çıkanlar” defolu yurttaşlar ve açıkça söylenmiyorsa da erkekleri tahrik ettiklerinden öldürülmeyi hak ediyorlar.

Başbakan yardımcısının bir kadın sunucunun dekoltesine takıldığı ve bunu ayıpladığı; bir din adamının, “Annenizin diz kapakları bile sizi tahrik eder” diye sözüm ona erkekleri uyardığı; bir okul müdürünün merdiven altında durarak kız çocuklarının merdivenden çıkarken erkek çocukların akıllarının karıştığını söylemesi; bir zamanlar Başbakan şimdi Cumhurbaşkanı olan kişinin “Nedir bu, kız-erkek aynı evlerde kalıyorlar” dememişmiydi.

Özgecan’ın katili her gün çocuk ve kadınlar üzerinden sapıkça fetva veren iktidar zihniyetidir.
“Tüm uygulamaları, “fıtrat” adaleti savunusu ve kadın düşmanı söylemleriyle kadın erkek eşitliğini reddeden, genç yaşta evliliği ‘rüşvet’lerle teşvik etmeye çalışan, çocuk gelinliğine etkili önlemler getirmeyen, kurdukları bürolarıyla kadınlara itaat telkin eden, çıkardığı kadın paketleriyle kadınlar için muhafazakar, itaatkar, suskun, aile içine sıkıştırılmış, annelikle belirlenmiş bir yaşam kalıbı biçen hükümet ve din görevlileri toplumu tahakküm altına alma niyetiyle kadınları her türlü şiddete daha da açık hale getiriyor.
Bu politikalardan güç alan erkekler, kadınlara her türlü şiddeti uygulama “hak ve yetkisini” buluyor, tecavüz ediyor, şiddetin her türlüsünü uyguluyor, vahşice öldürüyor”

ŞİMDİ SORUYORUZ, KATİLLER GERÇEKTEN YAKALANDI MI?
Mardin’de hâkimler 23 kişinin sürekli tecavüzüne uğrayan 13 yaşındaki bir kız çocuğunun “bu işi rızasıyla yaptığına” karar verdiler ve sanıklara büyük bir ceza indirimi uyguladılar.
Baklava çalan çocuklara gösterdiğiniz sertliği neden bu kadın -kardeş katillerine göstermiyorsunuz?

Yakalananlar için erkek adalet değil gerçek adalet istiyoruz!
Özgecan’ı, katledilen kadınları, yıllarca süren davalarda tecavüzcüleri aklanarak hayatı karartılan N.Ç. gibi nice kız çocuklarını, savaşlardan kaçarak sığındıkları yerlerde ikinci eş olarak satılan, fuhuşa zorlanan ve adları bilinmeyen mülteci kadınları, yargıdan koruma talep etmesine rağmen şikayeti dikkate alınmadığı için sokak ortasına erkeklerce katledilen kadınları hiçbir zaman unutmayacağız.

Biz kadınlar sadece “erkek” olmadıkları için şiddete maruz kalan, tecavüze uğrayan ve öldürülenlerin sorumlusunun devlet ve onun erkekten yana yargısı ve kurumları olduğunu biliyoruz. Karma eğitime son vererek kadın ve erkeği birbirine yabancılaştırmaya çalışan gerici eğitim politikalarınızdan vazgeçin. Erkek-yargı-devlet hesap verene, failler en ağır cezaya mahkûm edilene kadar her yerde mücadele edecek ve bu davanın takipçisi olacağız.
Mini etek giymeseydi tecavüz edilmezdi, öldürülmezdi diyen çürümüş kokuşmuş ahlak anlayışınızdan iğreniyoruz.
8 yaşında ki çocukla evlenilebileceğini söyleyen iğrenç fantezileriniz midemizi bulandırıyor.
Fıtratımızda ÖLDÜRÜLMEK YOK!

Özgecan Aslan’ın katline sessiz kalmayacağız. Kadın katliamına karşı başta kadınlar olmak üzere tüm toplum kesimlerini sesini yükseltmeye, dayanışmaya, mücadeleye ve örgütlenmeye çağırıyoruz.

TÜM BEL-SEN ANTALYA ŞUBESİ

1 2 3 4 5 6 7

Yorum yaz

Yazacağınız yorumlar kontrol edildikten sonra onaylanmaktadır.