NURİYE VE SEMİH ÖZGÜR BIRAKILSIN, TALEPLERİ KABUL EDİLSİN

OHAL ve savaş politikalarıyla ülkeyi adeta bir korku cehennemine; toplumu ise tek adam rejiminin kulları haline dönüştürmeyi amaçlayan AKP iktidarının bunu kabul etmeyenlere karşı yönelik hukuk tanımaz baskı ve saldırılarının ardı arkası kesilmiyor.

“Ben yaptım oldu” anlayışıyla yayınlanan KHK’larla hiçbir hukuki gerekçe olmaksızın bir gecede ihraç edilen yüzbinlerce kamu emekçisinden EĞİTİM SEN üyeleri Semih Özakça ve Nuriye Gülmen’in bu anti demokratik ve hukuk dışı uygulamayı kabul etmeyerek işlerine iade edilme talebiyle başladıkları açlık grevine dahi polis baskınlarıyla, tutuklamayla müdahale edilmeye çalışılıyor.

Semih Özakça ve Nuriye Gülmen kendi özgür iradeleriyle başladıkları haklı ve meşru açlık grevinin 75. gününde evleri basılarak gözaltına alınmış ve dün akşam çıkarıldıkları mahkeme tarafından “ölümden çıkarınız ne” sorusuyla sorgulanmış ve hiçbir hukuki dayanağı olmayan hayali iddialarla tutuklanmışlardır.

Yaptıkları haklı ve meşru direnişle ülke genelinde hemen herkesin vicdanı haline gelen ve sağlık durumları kritik aşamaya gelmiş Semih Özakça ve Nuriye Gülmen’in yüzbinlerce emekçinin ortaklaştığı haklı talepleri değerlendirilmek yerine gece yarısı evleri basılarak gözaltına alınması ve tutuklanması yetmezmiş gibi bu insanlık dışı uygulamayı protesto ederek, onlara destek olduğunu ifade etmek için sokaklara çıkmaya çalışan binlerce insan dün akşam biber gazlarıyla, polis coplarıyla saldırıya uğramış, onlarcası gözaltına alınmıştır.

Yine bir KHK mağduru Veli Saçılık’ın annesinin yerlerde sürükleyip polis postalarıyla tekmeleyecek, heykellerin etrafına barikatlar kurup kafeleri boşaltacak, sokakları insansızlaştırıp milletvekillerini dahi hırpalayacak kadar gözü dönmüş bu saldırganlığın tek bir açıklaması var ki AKP İKTİDARI HALKIN ARTIK YETER DİYEN ÖFKESİNDEN KORKUYOR.

Gerek Nuriye ve Semih’in iradesi gerekse onlara sahip çıkmak için sokaklara çıkan binlerce insanın inadı göstermektedir ki ne yaparlarsa yapsınlar emekçiler için artık korku duvarları yıkıldı, “HAYIR” da birleşen milyonlar artık kendi güçlerinin farkına vardı; bundan sonra korku sadece iktidar için.

Açlık grevinin en kritik aşamasında olan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın tutuklanması hatta tutsakken zorla müdahale gibi en temel tıp kuralının dahi ayaklar alınması telafisi imkansız sonuçlar doğuracaktır. Bu vakitten sonra Nuriye ve Semih’in sağlıklarına yönelik gelişecek her türlü olumsuzluğun tek sorumlusu AKP iktidarıdır.

AKP iktidarı bu iki insan şahsında yaşanacak her hangi bir olumsuzluk halinde hesabını veremeyeceği öfke selinin altında kalmak istemiyorsa bir an önce Nuriye ve Semih’i serbest bırakmalı ve açlığa yatırdıkları bedenleriyle haykırdıkları haklı taleplerinin gereğini yapmalıdır.

Yerel yönetim emekçileri kendisini kurucu bir parçası kabul ettiği milyonların öfkesiyle birlikte Nuriye ve Semih’e sahip çıkacak, onlar serbest kalana ve onlarla birlikte hukuksuzca işten atılan yüzbinlerce kamu emekçisi işlerine iade edilene kadar mücadeleye devam edecektir.

MERKEZ  YÜRÜTME KURULU

Yorum yaz

Yazacağınız yorumlar kontrol edildikten sonra onaylanmaktadır.